2009/04/04

Rafalution



Her ligin kendi iç dinamikleri, kendine haz özellikleri; artıları, eksileri var. İspanya'da elinizde ne kadar forvet varsa sürüp ligde söz sahibi olabiliyorsunuz örneğin. Rusya'da parayı kim basmışsa o şampiyon oluyor veya Almanya, açıklarını geleneği, stadyumları ve bol gollü maçlarıyla kapatıyor. İngiltere'de ligi 2-3 sene domine etmek demek aynı zamanda Avrupa'yı domine etmek anlamına geliyor. En azından milenyumda durum böyle. Şampiyonluk adayı beşinci bir takımın hiç çıkmaması, Premiership'in diğer büyük liglerden eksik yanı. Ama bu açık orta sıra-alt sıralardaki müthiş çekişme ve üstteki 4 takımın kalitesiyle kapatılıyor. Zirvede kalmak zirveye ulaşmaktan çok daha zor. Sir Alex bütün kupaları süpürerek bu sezonu en başarılı şekilde bitirebilir ama arkadan gelenler çok sağlam: Liverpool ve Arsenal. Biri daha gümbür gümbür geliyor, diğeri daha ağırdan. Liverpool, futbolun adaleti gereği bu sezon şampiyon olmak zorunda. Daha önceki senelerde hep daha farklı yapılarla karşımıza çıkan takımlara kupa verildi: Vieralı Arsenal, Mourinholu Chelsea ve Ronaldo devrimiyle Manchester United. Liverpool an itibariyle Manchester'dan daha büyük favori; ancak buralara anlık bir dokunuşuyla gelemiyor takımlar (Mourinho&Abramovich saygılar), bir süreç gerekiyor. Liverpool bugünkü yerini Rafalution'a borçlu. Noat Samisa sezon başından beri söylüyor, eğer Liverpool bu sene şampiyon olacaksa bu yardımcı aktörlerin maçlar kazandırmasıyla olacak. Dün Benayoun attı, yarın bir başkası atacak. Ama şu var ki Rafa Benitez'in Liverpool'u her daim 4'lünün en tehlikeli ikisinin içinde yer alacaksa da ciddi anlamda dominasyon sağlayacak bir kadro yapısı yok. Rafa'nın bir eksisi, bunu tersine çevirebileceğini de düşünmüyorum. Benitez'in 15 sene takımda kaldığını farz edelim, 5 şampiyonluk kazandırabilir örneğin, ama bunların gidişatı 2009-2013-2019-2021-2024 şeklinde olacaktır benim kanaatim. Arsene Wenger, üçüncü kuşağını yetiştiriyor. Sir Alex'in son yıllarını yaşadığı, Liverpool'un aynı ayarda gittiği, Chelsea'nin de belini doğrultamadığı bir dönemde Arsenal altın çağını yaşayabilir. Şu halleriyle bile 4'lü arasından en geniş kadroya sahip takım Arsenal. Bu arada O'Neill'ın da Moyes'a katılmasıyla bu 4lüyü her daim zorlayacak iki baş altı ekibi daha geliyor. Manchester City ve Tottenham ise ligin Kayserisporluğunu yapmaya devam edecekler.

Liverpool bu sene bir kez daha son dakika golüyle kazandı. Guardian minute-by-minute'ine göz gezdirirken "37 min: THIS IS GETTING SILLY NOW. Liverpool hit the woodwork for the fourth time," gözüme takıldı. Alışılan Liverpool beraberliği demek, sanırım acımasızlık olur. Zaten şampiyonluğa giden yolda bunları çoktan aşmış gözüküyorlar: Liverpool, 55 golle ligin en çok gol atan takımı. Rafael Benitez, hak ettiği saygıyı çok da fazla görmeyen bir teknik direktör, İngiltere'de bulunduğu 5 yıllık sürede diğerleri kadar ilgi görmedi. Hakkını verip beklentileri yüksek tutanın bu adam olduğunu unutmamak gerek. Fakat daha önce de şikayet edildiği üzere transferde doğru adamı bulmada çok sıkıntılı bir teknik direktör Rafa Benitez. Düşük bütçeli transferlerde -Arbeloa, Reina, Skrtel, Agger, Benayoun- gayet başarılı olsa da büyüklerde dikiş tutturulamıyor. Liverpool'un genel bir dominasyon kuramamasının nedeni de işte bu kadro yapısı olacak. Benitez, sistem içi sistem dışı oyuncu açığını, sistem içi yardımcı oyuncularla kapatıyor. Bu "sistem içinde kalan sistem dışı" oyuncuların en güzel örneği tabi ki Cristiano Ronaldo. Alternatiflere bakıldığında öndeki üçlünün soluna belki böyle bir adam monte edilebilir, ama Benitez'in böyle bir işe kalkışmayacağını da gayet iyi biliyoruz. Bu oyun karakterini 2-3 sene daha aynı şekilde koruyabilirse, çok daha büyük alkışları hak edecekler.

Hiç yorum yok: