2014/08/08

Ramsey yeni Gerrard olmaktan nasıl kurtuldu?



Geride bıraktığı büyüleyici sezonun ardından, David Beckham'ı andıran yeni imajıyla daha da iddialı bir şekilde karşımıza çıkan Aaron Ramsey, 'soyunma odasında sesi yüksek çıkan' oyunculardan biri hâline gelişini, nasıl olup da bu kadar iyi bir şekilde dönmeyi başardığını ve gelecek sezon için hedeflerini anlatıyordu. 
“Başarılı takımlar, her zaman için gol sayısı yüksek orta sahalara sahip olmuştur. Gerrard ve Lampard gibi oyuncular bunu senelerdir başarıyor. Benim amacım da onlardan biri olmak.”

Aaron Ramsey, bundan sadece bir sene önceye kadar, aynı şu anda Wilshere için söylenebileceği gibi, kariyeri düşüşe geçmek üzere olan ve beklenen olgunlaşmayı hâlâ gösteremediği için fazlasıyla tartışılan bir oyuncuydu. Çoğu zaman, gereksizce ve takımın ritmini bozacak şekilde dikine oynamaya çalışıyor, uzun paslar deniyordu. 17 yaşında, Arsenal'e henüz imza attığı dönemde söylediği şekliyle, 'Steven Gerrard'ın oyun tarzını her zaman için beğenmiş ve onu model almış' bir oyuncudan başka ne beklenebilirdi ki? Ama bu şekilde, kendini Arsenal taraftarına kabul ettirmesi mümkün değildi.

Direkt oynamaktan vazgeçmeyen, fakat basit tercihler yapmayı da öğrenen, taktiksel kavrayışı yüksek bir orta saha gol makinesine dönüşümünün nasıl başladığını en yalın hâliyle anlatan kişi, Amerika'daki hazırlık kampı sırasında Arsene Wenger olacaktı.
Bir gün Aaron'ı karşıma aldım ve ona şöyle dedim: 'İnsanların senden hoşlanmadıklarına inanmıyorum. Ama şu an için, oyun tarzını beğenmiyorlar.' Daha basit şekilde oynaması gerekiyordu. Ve sonra, bambaşka bir oyuncu olarak geri döndü. O konuşmayı yaptığımız gün, bunu başarabileceğini biliyordum.”

Steven Gerrard, başta Şampiyonlar Ligi kupası ve birden fazla sayıdaki yılın oyuncusu ödülleri olmak üzere, yakaladığı tüm başarılara karşın, taktik disiplini sıklıkla tartışılmış ve hangi pozisyonda oynaması gerektiği konusunda bir türlü mutabakata varılamamış bir oyuncu olmuştu. Öyle ki, “Gerrard'sız Liverpool daha mı iyi?” fikrini işleyen, hem de saygın yazarlar tarafından yazılmış pek çok yazıya hâlâ denk gelebilir, ve aynı konseptin Wayne Rooney, Jack Wilshere gibi pek çok başka İngiliz oyuncu için de geçerli olduğunu görebilirdiniz. Gerrard, çok yönlü oldukları ölçüsünde oyunu tutkuyla oynayan, ve bu yüzden her daim en büyükler arasında gösterilen, diğer yandan taktiksel yetkinlikleri ve ne kadar 'takım oyuncusu' oldukları hususunda derin şüpheler uyandıran 'İngiliz sendrom'lu oyuncuların başında geliyordu.

Wenger'in telkini ve belki de, Wenger'in 20 seneyi bulacak önderliğinde farklı bir hüviyete bürünen Arsenal taraftarının tepkisiyle, Aaron Ramsey böyle bir kariyer seyrine girmekten kıl payı kurtulmuş oldu. Onun rol modeli hâlâ Steven Gerrard olabilir. Fakat başkalarının gözünde, Kıta Avrupa'sının trend orta sahalarıyla, örneğin sakatlık öncesindeki İlkay Gündoğan kalıbında oyuncularla karşılaştırılacak.

Bu gibi durumlarda, Arsene Wenger'in ne denli önemli bir futbol adamı olduğunu bir kez daha anlıyorsunuz. 

Hiç yorum yok: