Fotoğrafı görenler ne diye koydu Ali Daei’yi diyebilir? Niye koymayayım ki; adam milli takımla 109 gol atıp bu alanda tahta kurulmuş, dahası Avrupa’da major bir kulüpte oynayan ilk İranlı olmuş. Gol atma hadisesi oldukça şaşırtıcı, geçenlerde guardian’ın quiz bölümünden elde edindim. Kaçırmışım. Bu istatistiği elde etmesinde yatan sır sanki klüp takımı gibi düzenli ilk 11 oynaması ve İbraham İsveç için ne ifade ediyorsa onun da İran için ifade etmesi olabilir. Düzenli ilk 11 oynama deyince de Suudilerin bulunduğu region'a değinmeden olmaz; madem böyle bir not alıyorum tam olsun deyip en çok milli olan oyunculara da bakındım. Birinci sürpriz değil, Al-Daeyea. 181 kere milli olmuş Arap kaleci. Biraz geride aynı bölgeden Al-Talyani, Al-Jaber ve eski Beşiktaşlı Ahmed Hassan'ı da görebiliyoruz. Yurt dışında oynayan oyuncu sayısı çok az; bir İtalya gibi (onlar da kendi liglerinden seçtiği için bu örnekte yer alıyor.) yerel ligleri iyi değil ve milli takıma hizmek edecek klasta iyi oyuncular da çok kısa aralıklarla ortaya çıkmıyor. Dolayısıyla milli takım formasını bir kere giyen futbolcu mezara kadar formayı sırtında taşıyor genellikle. Açıyı biraz değiştirip Daei'ye dönersek Football Manager 2000 oynadığım dönemlerde tanışmıştım onunla; sonra kuzenin 98 World Cup çıkartma albümüne bakarken 1.96'lık hayvani bir adam olduğunu gördüm. Daha sonralarında öğrendiğime göre Beckanbuer'in world-class forward dediği ve bir sezon Bayern'de de oynayan bir adam. Ben sadece Hertha bölümünü biliyordum hikayenin, meğer giriş bölümünü hepten kaçırmışım. İranlı topçulara Avrupa kapısını aralayan isim ayrıca, gerçi araladığı kapıyı açık görüp de giren ve o kapının ardında iz bırakan Karimi, Hashemian ve Mahdavikia’dan başkası olmadı. 2006'da İran takımı Saipa'yı gezgin Lorant'tan alıp başarıya taşıdı. 4 aydır da ülke milli takımının başında.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder